Burası Neresi? Musa Ağacı, Hatay yöresinde en fazla ziyaret edilen yer olup geçmişi oldukça köklüdür. 3 bin yıldır hayatta olduğu düşünülen ağaç, Hıdırbey Köyü’nün turizminin gelişmesine oldukça katkı sağlamaktadır. Anlatılan efsaneye göre denilen o ki; Hz. Hızır ve Hz. Musa ile beraber Musa Dağı’na çıkacaklarmış. Şuan ki ağacın bulunduğu noktaya gelirler. Bu esnada Hz. Musa çok susar ve bastonunu buraya bırakarak dereye su içmek için gider. Yola devam ederken bastonunu unuttuğunu fark ederek geri döner. Bir de ne görsünler bastonun bulunduğu yer yeşererek fidan haline gelmiştir. O günün ardından fidan büyüyerek bir ağaç olur ve Musa Ağacı olarak anılır. Şimdilerde yerli ve yabancı turistler tarafından sıklıkla ziyaret edilen bu yeri mutlaka görmelisiniz!
Burası Neresi? Asi Nehri ile Habib-i Neccar Dağı arasında konumlanan Kuruluş Caddesi ve etrafındaki bu evler, yaklaşık olarak 350’ye yakın sayıdadır. Bu yer eski Antakya Evleri olarak tanımlanmaktadır. Dar sokaklarda bütün evler birbiri ardına inşa edilmiş olup sokaklarda avlu duvarlarının arkasına gizlenmiş şekilde kendine has dünyaya sahiptirler.
Burası Neresi? Hatay ve Adana şehirlerinin arasında bulunan en doğu nokta olan İskenderun Körfezi, kara ve deniz ulaşımlarının oldukça iyi düzeyde geliştiği bu yerde ticaretin önemi de büyüktür. İsmini bulunduğu İskenderun ilçesinde alan liman ise, Türkiye’nin Akdeniz kıyısındaki en en büyük üçüncü liman olma niteliğini taşımaktadır. Geçmiş dönemlerde Ortadoğu’da yaşanılan bunalımlar sebebiyle Beyrut eski önemini bir hayli yitirmiştir. Bu durumun neticesinde hem İskenderun Körfezi hem de çevresi epeyce değer kazanmıştır. Yolunuz buraya düştüğü takdirde burada tekne turlarına katılabilirsiniz.
Burası Neresi? Çarşıya yakın bir noktada bulunan Affan Mahallesi’ndeki aynı ismi taşıyan Affan Kahvesi fotoğraf çekmeyi sevenler için oldukça severek ziyaret ettikleri bir nokta haline gelmiştir. Tarihi bir binanın giriş katında yer alan kahvede Hatay’ın yöresel lezzetleri arasındaki “haytalı” ile de ziyaret edilmesi mühim olan yerler arasında bulunuyor.
Burası Neresi? Hatay’ın Erzin ilçesine bağlı Başlamış Köyü’ndeki bu kaplıca ve içmeler yaz dönemlerinde şehirdeki turizmi hareketlendirmektedir. İlçe merkeze 3 kilometre mesafede yer alan bu kaplıcalar Amanos Dağı’nın yamaçlarında sıcak suyu içerisinde yer alan sülfat, bikarbonat, magnezyum ve karbondioksit bulunuyor olup idrar yolları, metabolizma ve sindirim sistemine iyi geldiği bilinen bilgiler arasındadır. Kaplıcalara gelmek istiyorsanız burada belediyeye ait olan ve kapasitesi 150 yataklı olan motellerde konaklayabilirsiniz.
Burası Neresi? Yüzyıllardır ayakta kalmayı başarmış olan Reyhanlı Hamamat Kaplıcaları, Hatay’ın Kumlu ilçesine yakın olup Amik Ovası’nda konumlanmaktadır. Bu kaplıca sularının içerisinde; bol miktarda klorür vardır ve buna nazaran toksit maddeyi de barındırmamaktadır. Suyun bu özelliklerinden yola çıkarak Hindistan‘da da bu kaplıcanın bir benzeri bulunmaktadır. Turistler tarafından merak edilen ve tercih edilen kaplıcalarda oldukça fazla otel ve tesis mevcuttur.
Burası Neresi? Mitolojik izlerini üzerinde bugün bile taşımaya devam eden eserler, ihtişamlı yıllarından günümüze kadar ulaşarak Antakya Mozaik Müzesi’nde yerini almıştır. Müzede sergilenen mozaiklerin gerek sayısı gerekse kalitesi yönünden dünyanın en zengin ikinci mozaik müzesi olarak nitelendirilmektedir. Mozaiklerin üzerilerine işlenen mitolojik simgeler, 1932 senesinde yapılmış olan kazıların sonucunda tekrardan gün yüzüne çıkarılmıştır. Roma ve Bizans dönemlerinin izlerini görebilececeğimiz hamamlar, evler ve kiliselerin mozaikleri Samandağı, Antakya ve Harbiye’de varlıklarını sürdürmeye devam etmektedirler. Bunların yanı sıra heykellerde bulunuyor olup Güneş Tanrısı Apollon’un görkemli heykeli bunlar arasında en önemlisidir. Olimpos Tanrıları hakkında detaylı bilgiyi bu mozaiklere işlenen mitolojik konulardan edinerek ufkunuzu ve bilginizi genişletebilirsiniz.
Burası Neresi? Ulu Önderimiz Atatürk’ün “Denizciliği Türk’ün Büyük Ülküsü Yapmak” sözünden hareketle açılan müze, İstanbul ve Çanakkale’den sonra açılan üçüncü deniz müzesi olma niteliğine sahiptir. 1930 senesinde malikane olarak yapılan bu bine 1942 senesinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nca satın alınarak Karargah Binası ve Satınalma ve Muayene Komisyonu olarak kullanılmıştır. 2008 senesinde binanın müzeye dönüştürülmesine karar verilmiş olup ona uygun olarak restore edilmiş ve 2009 senesinde ise ihtişamlı bir tören eşliğinde Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç tarafından faaliyete açılmıştır.
Burası Neresi? Hatay şehrinin zengin bitki örtüsünü gelen ziyaretçilerine tanıtmak gayesiyle hizmete açılan Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Müzesi, modern tıbba ek olarak alternatif bitkileri sergilemek amacıyla kurulmuştur. 215 metrekarelik bir alanı kaplayan yapı müzeye dönüştürülmeden önce çok farklı amaçlar için kullanılmıştır. Şehitler Mahallesi’nde yer alan 100 yıllık bu yapı toplam 12 odalı eski bir Antakya Evi’nin restore edilmesiyle müzeye çevrilmiştir. İlk olarak 2013 senesinde kullanıma açılan müzede merdivenlerden üst kata çıkarak açık sergi salonundaki panolara ulaşabilirsiniz. Toplamda 280 farklı türdeki bitkinin yakından çekilmiş görselleriyle isimleri yer alıyor. Hatay 2 bin üzerinde endemik bitkisiyle Türkiye’nin şifalı bitki ihtiyacının %20’sini karşılayarak adından epey bir söz ettirmektedir. Aynı zamanda zaman zaman şifalı bitkiler ile tadım etkinlikleri yapılabilmektedir.
Burası Neresi? Tarih kitaplarında camın tesadüf sonucu ilk olarak Akdeniz Bölgesi’nde Antakya ve güneyinde Kuzey Suriye, Beyruti Sayda sahillerinde bulunduğu hakkında bilgiler yer alıyor. Yaklaşık 5 bin yıl önce keşfedilen ve parıltılı madde insan eliyle oldukça fazla şekle girmiştir. Binlerce seneden beridir Antakya ve çevresinde yapılan camlar Anadolu’nun pek çok yerine ve diğer ülkelere gönderilmiştir. Antakya ve etrafında sıvı ve kuru gıda saklanması amacıyla kullanılan çeşitli formlardaki kavanozlar, şişeler, damacanalar, yoğurt kapları, cam tabaklar vs. eski camların eritilmesiyle tekrar şekillendirerek elde edilirmiş.
1940 senesine deyin bu tarz işleri çok gezgin atölyeler yaparken gezin cam ustaları Antakya’nın uygun yerlerinde kurmuş oldukları atölye ve cam ocaklarında köylerden topladıkları kırık camları bir araya getirip eriterek yeni cam objeler imal ederlermiş. Bu tarihten itibaren işletmeler kurularak pek çok aile için geçim kaynağı olmaya başlamıştır. Bölgede yetişen yeşil camlar Türkiye’nin pek çok yerine ulaştırılmış ve pek çok evin mutfağında kilerinde kendine yer bulmuştur.
Sabir bir cam atölyesi 1940’lı yıllarda Asaf Asfuroğlu tarafından kurulmuş olup binlerce senelik Antakya cam kültürünü son fabrikanın da kapanması üzerine son bulmuştur. Tekrar üretim faaliyetlerine başlamayacağı için müze dönüştürülen bina, yeşil Antakya cam örnekleri 140 yıllık tarihi Antakya evinde Antakya Camları Müzesi’nde sergilenmektedir. Bu kültürü devam ettiren Şadi Asfuroğlu antik cam evinde kurmuş olduğu üfleme ve rölyef cam Roma, Bizans, Fenike döneminde yapılmış ve Arkeoloji müzelerinde bulunan gözyaşı şişesi, koku şişeleri ve ilaç, zehir saklama kapları, sıvı saklama kapları, cam bilezik ve yüzükleri ile cam sikkelerin röprodüksiyonlarını yapmaktadır.
Burası Neresi? Yerel halkın sıkla ziyaret ettiği Samandağ Sahili, Hatay-Antakya’da bulunuyor. Antakya’ya 22 kilometre mesafede bulunan sahilin uzunluğu 16 kilometre uzunluğa sahip olup yalnızca halk tarafından değil bölgeye gelen turistlerinde gelerek keyifli zaman geçirmeleri için ideal bir noktadır. Sahil kumsalı ince kumlardan oluşuyor olup meltem ve lodos rüzgarlarının etkisinin yaşanmasıyla sörf yapılabilinmektedir. Yanınıza gerekli malzemeleri getirdiğiniz takdirde sörf yapmanın tadını çıkartabilirsiniz burada.
Burası Neresi? Hatay İskenderun’un Karaağaç Mahalesi’nde bulunan aynı isimdeki Karaağaç Plajı, ilçeye en yakın konumda bulunan plajlardan biri olma niteliğini taşıyor. Hatay’da denize girilen yerlerin başında tercih edilen Karaağaç, yumuşacık kumlara ve sıcacık sulara sahip. Öyle ki kasım ayına kadar kolaylıkla denize girilebiliyor olup çocuklu aileler de rahatlıkla gidilebilir. Doğal dalga kıranların olması sebebiyle çok fazla dalga görülmemektedir. Plajın kenarında çok sayıda piknik, kamp ve restoran da bulunuyor.
Burası Neresi? Hatay’da denize girmeyi düşünüyorsanız aklınıza gelebilecek ve listenize alabileceğiniz en iyi noktaların başında gelen Arsuz Pajı, Büyükdere Köyü, Gülcihan Köyü bu bölgede denize girmek için tercih edebilecek önemli plajlar arasında yerini almaktadır.
Burası Neresi? Hatay merkeze 110 kilometre mesafede yer alan Erzin Plajı, merkezden kalkan dolmuşlar ile rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Bu bölge portakal, mandalina, greyfurt, limon gibi narenciyesiyle ünlü bir yerdir. Yolunuz buraya düşerse ekşili çorba ve tav yemeğini yemeği ihmal etmeyin. Burnaz Plajı 22 kilometre yer alıyor olup günü birlik gelinen bir tatil beldesidir. 6 kilometrelik sahil şeridi ile arkadaşlarınız ve sevdikleriniz ile beraber çadır kampı kurarak doğa içerisinde keyifli vakit geçirebilirsiniz. Yalnız bunun içinde resmi makamlardan gerekli izinleri almanız gerektiğini belirtelim.
Burası Neresi? Cami, kilise ve havra üçlüsünün arasında kalan önemli bir hoşgörü merkezi olan Uzun Çarşı Caddesi’nin tarihi en az kent kadar eski olup geleneksel el işçiliğinden yemeklere giyimden teneke işçiliğine kadar her mesleğin icrasına burada rastlayabilirsiniz. Atatürk Heykeli’nin yer aldığı Belediye Meydanı’na kadar devam eden ediyor olup bağlandığı sokakla bir uyum oluşturmaktadır. Her bir sokak ayrı bir meslek grubuna ayrılmış durumda. Belirli iş kolları, farklı inanç ve kökenden gelen Antakyalılar tarafından sürdürülmeye devam etmektedir. Osmanlı Dönemi’nden lonca örgütlenmesini anımsatan bu iş bölümü ile gelen misafirler kunduracılar çarşısından çıkıp el işi çarşısına yönelebilir. Oradan tüccarlar çarşısına ve dokumacılar çarşısına geçebilirsiniz. Buraya gelmişken; nar ekşisi, biber salçası, domates salçası, kırma yeşil zeytin, tuzlu yoğurt, Antakya peynirleri (yassı, dil, örgü, çökelek), taze kekik almadan dönmeyin.
Burası Neresi? Antakya’nın Adi Nehri ile Habib-i Neccar Dağı arasında kalan bölümde Kışla binası ile Dörtayak Mahallesi arasında konumlanan Kurtuluş Caddesi, kuzeydoğu ve güneybatı olmak üzere uzanarak kenti ikiye bölmektedir. Güneybatı yönünden esen rüzgar sayesinde kentin nefes almasını sağlayan ana arter olma özelliğini taşıyor. Antakya’nın kurulduğu tarihten bu yana eski haritalara bakıldığı zaman hep aynı yerde olduğu ve doğrultuda boylu boyunca uzanan bir aksın varlığı dikkat çekmektedir. Bu aks, günümüze kadar bazı değişimlere uğramış olsa da hala varlığını sürekli korumuştur.
Roma Dönemi’ndeki Antakya’nın uzunluğu 1478 metre olan Büyük Sütunlu Caddesi olarak adlandırılan cadde ile birleştirmektedir. Antik Çağ’ın Sütunlu Caddesi’nde zaman içinde yer yer toprağın altında kalıp esas doğrultusunu kaybetse de kenti boydan boya geçen aks olarak Osmanlı’nın son dönemlerine dek ulaşmıştır. Bu dönem içerisinde Osmanlı kentinin kendiliğinden oluşan dokusu ile şekillenmiştir. Evlerin kimisi yolun ortasına kadar sokulmuş halde yol güzergahı ve girintili çıkıntılı bir hal almıştır. Bu sebeple yol bazı noktalarda hayli daralmış olup geçişi zorlaştırmaktadır.
Şehir Fransız işgali altındayken Halefzade Süreyya Bey’in Belediye Başkanlığı yaptığı sıralarda gerekli tüm çalışmalar planlanmış ve 1928 senesinde ise hazırlıklar tamamlanmıştır. O zamanlar ki ismi ile Kışla-Dörtayak Caddesi olan bu cadde Fransız tarafından ise haritalarda Rue Jadid adı ile geçiyordu. Cadde üzerinde yeni teknik ve malzemeler ile bilinen anlayıştan uzaklaşarak değişik yeni evler yapılmıştır. Bu yeni caddenin sınır kısmında kalan bazı eski evler ve diğer yapılar halen varlığını korumaktadır.
Burası Neresi? Antik Dönemde Orontes olarak bilinen Asi Nehri’nin toplamdaki uzunluğu 380 kilometre olup Türkiye sınırları içerisinden geçmektedir. Lübnan’daki Bekaa Vadisi’nden doğan nehir, özellikle Antakya çevresindeki tarım alanları için oldukça önemli bir yere sahiptir. Yer adlığı coğrafyada benzersiz bir parça haline gelen Asi Nehri, sahip olduğu manzara ile kendine hayran bırakıyor.
Burası Neresi? Reyhanlı ilçesinin güneyinde Suriye sınırında konumlanan Yenişehir Nehri köprüsü, sandalları, etrafındaki okaliptüs, çınar ve selvi ağaçlarıyla adeta bir şelale görünümüne sahip olup bulunduğu ilçede sayfiye görevi görmektedir. Yaklaşık 60 yıla yakın bir zamandır sade mimari özellikler taşıyan ve restoranları, çay bahçeleri, gölün alt kenarındaki tarihi değirmeni ve hala işlemekte olan su kanalıyla, göl üzerine kurulan asma köprüsüyle, kavurucu Hatay sıcaklarını unutturma konusunda iddialı çöl ikliminin dikenli tellerle ayırdığı sınır ilçede cennetten bir köşedir.
Burası Neresi? Şehir merkezinde yer alan Asi Nehri’nin kıyısındaki 52 kilometrekarelik Antakya Belediye Parkı, şehirde görebileceğiniz en geniş park olma özelliğinde. Bu sebeple diğer bir adı Büyük Park olan bı parl içerisinde şehri simgeleyen defne ağacı başta olmak üzere Toroslarda yetişen çamlar, süs eriği, aşılı akasyalar, palmiyeler ve oyalar gibi pek çok bitki türü yer alıyor. Parktan içeri girdiğinizde defne ağaçlarınım yanındam geçerek koşu yoluna varıyorsunuz. Burada sizi Hatay ilinin alınmasında büyük rol oynayan Türk askeri ve diplomatlarının büstleri bulunuyor. Buraya gelen Antakyalılat her defasında geçmişleriyle gurur duyarak tarihlerini anımsıyor.
İçerisinde çok sayıda çay bahçesi, koşu alanı, oda tiyatrosu, nikah salonu ve çocuk oyun alanlarıyla hem bir gezi rotası hem de sosyal etkinlik alanı oluşturuyor. Parkın hangi tarihte yapıldığı bilinmese de II. Abdülhamit döneminde açıldığı düşünülüyor. Antakya’da izlerini bırakan Fransızlar parkım genişletilmesi be peyzajında önemli katkıları olmuştur. Parkım sonunda göze çarpan heykeller simgesel anlatım özelliğime sahip olduğu için herkes istediğini görebiliyor. Parkı ziyaret ederek Asi’nin kıyısında bir bardak demli çay içme keyfini çıkartabilirsiniz.
Burası Neresi? Topamda 45 hektarlık bir alanı kapsayan Belen Geçidi Tabiat Parkı, 2014 senesinde tescil edilmiştir. Göçmen kuşların yolu haline gelen bu park Türkiye’nin ve Dünyanın sayılı darboğazlarından birisidir. Belen ilçe merkezine 5 kilometre uzaklıkta yer alan park 740 metrelik bir rakımda bulunması sebebiyle kuş gözlemciliği ve manzara yönüyle oldukça elverişlidir.
Her sene sonbahar aylarında güneye kışlama bölgelerine göç eden, ilkbahar aylarında ise kuzeye üreme bölgelerine gitmek için binlerce kuş Belen Geçidi üzerinden geçiyor. Belen Geçidi Tabiat Parkı sahip olduğu bu özelliği nedeniyle “Kuş Gözlem Temalı Tabiat Parkı” olarak nitelendirilmekte olup, ülkemizdeki ilk örneğini teşkil eder.
16 Kişilik Minibüs Kiralama Volkswagen Crafter - Mercedes Sprinter Crafter Kiralama veya Sprinter Kiralama i&ccedi...
Devamını oku
1- Musa Ağacı Burası Neresi? Musa Ağacı, Hatay yöresinde en fazla ziyaret edilen yer olup geçmişi o...
Devamını oku
Antakya Alican Oto Kiralama nın hizmetlerini özet olarak şu başlıklar altında sıralayabiliriz. Antakya da Ail...
Devamını oku
ehirler Arası Ulaşımda Rahat ve Konforlu Çözüm: Transfer Hizmeti Herkesin ihtiyaçlarına gö...
Devamını oku
Hatay ın ve Antakya nın önde gelen araç kiralama şirketleri arasında yer edinmeyi başarmış bir oto kiralama...
Devamını oku
